google-site-verification=Ejwtz_XiDqzx2MTXv6iK-YeHaM9q1XfXEVmBPiSUeXA

O HALDE NAMAZI BIRAK

Furkan Yılmaz ALTUNÖZ furkanyilmazaltunoz@hotmail.com
ABONE OL

O HALDE NAMAZI BIRAK

            Üç gün önceydi binamızın giriş kapısını yenilemek için iki usta geldi. Günlerden Cuma günüydü. Namaza 45 dakika kala ustalara “ben namaza gidiyorum” dedim. Namazı hatırlattım ve gittim. Cami’de Cuma namazı vaazını ben verdim. Cuma sonrası binaya geldiğimde ustaları çalışır buldum. Onlara “vaazı/konuşmayı nasıl buldunuz?” diye sordum. “Namaza gelmedik” dediler. “Neden?” Diye sordum. Onlardan biri “sohbet konusu neydi?” “ahlak, adalet ve üretim”biraz durdu ve “konular Diyanetten mi?” “bu hutbe değil, vaaz konusu yerel olur” gülümsedi. Düşüncelerini gözleriyle bana iletti ve sonra “dindar görünenler keşke yalan, dolan, aldatma ve güven duyulmayanlar olmasa” benim konuşmayı sürdürme niyetimi anladı ve “konuşmak istemiyorum” dedi.
            Öncesi de vardır ama özellikle 15 Temmuzdan sonra İslam veya din, dindar insanlar itibar suikastıyla karşı karşıya kaldılar. Tamam, suikastçıları anladık. Suikasta saldırılara malzeme olanlara ne demeli! Dindar sözlü ve dindar giyimli ve dindar halli görünenler ama olmayanlar. Artık yakamızdan düşün.
Siz namaz kıldığı halde namazın ilkelerine göre yaşamayanlar o halde namazı bırakın!
Siz tesettürlü olduğunuz halde tesettürün onurunu koruyamayanlar tesettürden vazgeçin!
Sen yerel yönetici, seçilmek için kullandığın dini söylemleri bırak!
Sen merkezi yönetimin temsilcisi, dine uymayan ama dini söylemleri ima eden söz ve halden vazgeç!
Sen bürokrat, şahsında ve ailende dini yaşamadığın halde siyasal iktidara şirin görünmek adına cuma namazlarına gitme!
Sen milletin vekili, dindar bir hayatın ve hedefin olmadığı halde dindarların oyunu almak için dindar gözükme!
Siz ey yasa yapıcılar ahlak ve adalet ve özgürlük içerikli yasalar yapmadığınız halde dindarlığınızı ima etmeyin!
Sen ey fabrika/işletme sahibiadil değilsen, çalıştırdığın işçilerine/elamanlarına yeterli ücreti zamanında vermiyorsan sakın Allah’tan ve kitaptan bahsetme!
Sen ey medya mensubu mazlumdan yana ve zalime karşı duruşun olmadığı halde dindar medya mensubu gözükme!
Sen ey diyanet mensubu bu dini temsil etmek noktasında sorunun ve zafiyetin varsa diyanet mensubu olmayı bırak!
Sen ey şeyh görüntüsü ya da kanaat önderi olarak bilen kimse dini ahlak, adalet, ilim ve kimlik olarak temsil yeteneğin ve derdin yoksa orada hiç durma!
            Sen ey yargı mensubu kararlarında adil olmuyorsan sakın dini bir özelliğin görülmesin!
Sen ey milli eğitim mensubu öğrencilerini savsaklıyor, eğitim ve öğretim için ciddi olmuyorsan sakın dindar kılıklı olma!
Sen ey vatandaş dini söylemde bulunduğun halde o söyleme göre yaşamıyorsan o dili bırak!
            Siz ey insanları Allahtan ve peygamberinden uzaklaştıranlar! Siz ey insanları dinden uzaklaştıranlar!
            Siz ey dindar görünümlü, sözlü, kılıklı olupta gerçek dindar ve Müslüman olmayanlar! Yeter artık! Düşün yakamızdan! Sizin yüzünüzden sokağa çıkamaz olduk! Dindarlığımızı ifade edemez olduk! Dini anlatamaz olduk!
            Ve siz ey dindar görünen ama dini pazarlayan kimseleri bahane ederek dini yaşamayan ve dine saldıranlar! Siz de bilin ki dinin ve kitabın sahibi Allah’tır. Mademki başkasının dindarlığını beğenmiyorsunuz, siz kitaba ve sünnete göre iyi Müslümanlardan olun(!)