BABA VE ÇOCUK ARASINDA KÖPRÜ
Bir baba, çocuğunun hayatında sadece bir figür değil; güvenin, desteğin ve yönlendirici gücün sembolüdür. Çocukların hafızasında yıllar sonra kalan hatıralara baktığımızda, çoğu zaman babalarının bir sözü, bir davranışı, bir dokunuşu öne çıkar. Çünkü babanın varlığı, çocuğun karakterinin temel taşlarından biridir.
Toplumda genellikle “anne şefkatin, baba disiplinin temsilcisidir” algısı vardır. Oysa günümüz dünyasında babanın rolü çok daha geniştir. Baba, hem şefkatin hem de disiplinin denge noktasıdır. Çocuğun hayatında baba, omuzda hissedilen o güçlü eldir. Bir bakışıyla güven veren, bir tebessümüyle destek olan, bir sözüyle yol gösteren kişidir.
Özellikle baba-kız ilişkisi, kız çocuklarının ilerideki hayatını derinden etkiler. Babasından ilgi, saygı ve güven gören bir kız çocuğu, yetişkin olduğunda kendini değerli hisseder; ilişkilerinde sınır koymayı, sevgi dilini ve özgüveni öğrenir. Aynı şekilde baba-oğul ilişkisi de oğlanın hayatında kimlik inşasının temelidir. Babasından “Ben seninle gurur duyuyorum” cümlesini duyan bir oğul, hayata daha güçlü adımlar atar.
Ama babalığın en kritik unsuru, dinlemek ve zaman ayırmaktır. Maddi imkanlar, oyuncaklar ya da hediyeler çocuğun kalbinde kalıcı bir iz bırakmaz; asıl iz, babasıyla yaptığı kısa bir yürüyüşte, birlikte oynanan bir oyunda ya da “Nasılsın oğlum/kızım?” sorusunun içtenliğinde saklıdır.
Baba-çocuk iletişimini güçlendirmek için:
• Çocuğunuzu dinleyin; küçük şeyler anlatsa bile göz göze gelin.
• Onu onurlandırın; başarılarını fark edin, teşekkür edin.
• Zaman ayırın; bazen bir saatlik oyun, yıllarca sürecek güven demektir.
• Sevginizi gösterin; sarılmak, dokunmak, güler yüz göstermek iletişimin en doğal yoludur.
Unutmayalım: Baba, evin direği olmaktan çok, çocuğun ruhunun direğidir. Baba ve çocuk arasındaki köprü ne kadar sağlam kurulursa, çocuk hayatın fırtınalarına o kadar dirençli olur.
Çünkü bir çocuk için babanın sesi, güvenin melodisidir.
FACEBOOK YORUMLAR